Gezilecek Yerlerİzmir

Bergama’da Görülmesi Gereken Turistik Yerler

İzmir’e 120 km mesafede bulunan Bergama’da görülmesi gereken turistik yerler tarihi yapıları ve doğal güzelliklerin bir arada görülmesini sağlıyor. İzmir’in en tarihi zenginliklere sahip olan ilçelerinden birisidir.

Çok eski zamanların yaşam kalıntılarının yer yüzene çıktığı bölgedir. Yerli ve yabancı turistlerin büyük ilgi gösterdiği Bergama, M.Ö 5. yüzyılın antik izlerini taşıyor. Pergoman Antik kenti ile ismini dünya geneline duyurmuştur. Antik döneme ait yapılar, tapınaklar, kilise ve tarihi camiler ve çok sayıda tarihi eserin sergilendiği müzeler ile turistlere tarihi yolculuklar yaptırıyor.

Bergama, tarihin eski izlerini taşırken, coğrafi konumu gereği doğal güzelliklere de sahiptir. Roma İmparatorluğu döneminin önemli yerleşim yerlerinden birisidir. Bergama gezisinde görülmesi gereken yerler için liste yapabilir ve tatil sürenizi, önemli yerleri gezmek için ayarlayabilirsiniz.

Bergama ve çevresinde görülmesi gereken turistik yerlerden bazıları şuralardır:

  • Bergama Akropol Örenyeri,
  • Asklepion Kutsal alanı,
  • Kırmızı Bazilika,
  • Allianoi Antik Kenti,
  • Bergama Arkeoloji müzesi,
  • Bergamalı Kadri Eğitim Tarih Müzesi,
  • Asklepion,
  • Hacı Hekim hamamı,

Bergama bölgesinde çok sayıda tarihi yer ve antik kentler bulunuyor. Tarihi yerleri gezerken, eski zamanlar hakkında bilgi sahibi olabilirken, bölgenin tüm doğal güzelliklerini de yerinde görme şansına sahip olabiliyorsunuz. Tüm gezilerinizi keyif alarak yapacak ve yeni yerleri gördükçe antik dönemlerin yaşam şartlarını ve eserlerini daha iyi anlayabileceksiniz.

Bergama Akropol Örenyeri

Bergama Akropol Örenyeri

Bergama konumundan dolayı, tarih boyunca işgalleri uğramıştır. Her işgal döneminde yıkımlara maruz kalmış ve birçok tarihi eser zarar görmüştür. Akropol ören yeri, Pergamon antik kenti olarak isimlendiriliyor ve şehrin yüksek tepesinde bulunuyor.

Bergama’nın en çok bilinen ve turistik değeri yüksel olan yerlerinden birisidir. Akropol ören yeri, Bergama şehir merkezinin kuzeyinde, Kınık – Manisa yolu üzerinde yer alıyor. Ören yerinin şehir merkezinden yüksekliği yaklaşık 300 metredir.

Akropol diğer adıyla Pergamon antik kenti, şehir yaşamı planlaması yapılan en eski ve tarihi yerlerden birisidir. Yapılan kazı çalışmaları ile tespit edilen yerleşim yeri yapılarının M.Ö 7 – 6. yüzyıla ait olduğu görülmüştür. Şehircilik yapısında kullanılan surlar, II. Eumenes zamanını gösterebiliyor.

Ören yerinde, Athena tapınağı, Zeus sunağı, büyük saray, kütüphane ve kent surlarının yer aldığı görülebiliyor. İki şehir halinde oluşturulmuş antik kentin üst bölümü, kral ailelerinin yaşadığı bölge olarak hazırlanmıştır. Kral aileleri, komutanlar ve ileri gelenler en yüksek tepede yaşarken, diğer halk yamaç bölgesine yapılan yerleşim yerlerinde yaşamıştır.

Bergama’da akropol ören yerini ziyaret etmek istiyorsanız, özel aracınızla, şehir merkezinden hareket ettikten sonra Kızıl Avlu’yu geçiyor ve sol taraftaki eski evler arasındaki sokaklardan tepeye doğru tırmanmaya başlayabiliyorsunuz.

Sol taraftan araçlar akropole ulaşabilirken, isterseniz sağ tarafta bulunan teleferik ile de çıkabiliyorsunuz. Doğal güzellikleri görebilmek için teleferikle çıkma daha çok öneriliyor. Burada müze kart geçmediği için giriş ücreti ödenerek giriş yapılabiliyor.

Asklepion Kutsal Alanı

Bergama’da Görülmesi Gereken Turistik Yerler Gidelimmi.com

Bergama’nın her yeri turistik yerlerden oluşuyor. Asklepion kutsal alanı, sağlık tanrısı olan Asklepion adına yapılmış ve tedavi merkezi olarak kullanılmıştır. Dünya genelinde yapılmış ilk hastane yapılarından birisi olarak gösteriliyor. Ünlü hekimlerin yetiştirildiği okul olarak biliniyor ve aynı zamanda dünyanın ilk psikiyatri hastanesinin de burası olduğu söyleniyor.

Antik dönemlerde, burada tedavi edilmeye çalışılan hastalar, tedavi öncesinde şifalı su ile yıkanır, uyumaları ve rüya görmeleri sağlanırmış. Hastanın görmüş olduğu rüyalar, rahip olan hekimler tarafından yorumlanarak gerekli tedavi programları hazırlanıyormuş. Bu kutsal alanda çok sayıda kişi şifa bulmuştur.

Buranın kutsallığına inanıldığı için ölüm riski olan hastaların buraya girişi yasaklanmış. Gelen her hastanın şifa bularak buradan çıkması bekleniyormuş. Tedavi için gelen hastanın ölmesi durumunda kutsallığını kaybedebileceği düşünüldüğünden bu yasaklamalar uygulanmış. Bergama’da gezilecek yerleri belirlerken, antik yerlerin, tarihteki yeri ve önemini araştırabilir, tarihin izlerini yerinde görebilirsiniz.

Bergama asklepion kutsal yeri girişi ücretlidir ve müze kart geçerli olduğu için kartı bulunanlar ücret ödemeden gezebiliyor. Ziyaretler, 08:30 ile 19:00 arasında yapılıyor. Giriş için gişe işlemleri 18:30’a kadar devam ediyor.

Kırmızı Bazilika

Kırmızı Bazilika

Bergama kırmızı bazilika ya da kızıl avlu, bölgenin en önemli tarihi yerlerinden birisidir. Bergama gezilerinde, her ziyaretçinin mutlaka görmek istediği ve gezdiği önemli yerler arasında yer alıyor. Kırmızı bazilika, Serapis tapınağı olarak da biliniyor.

Roma imparatorluğu döneminde, M. S 2. yüzyılda Hadrianus tarafından yaptırılmıştır. Roma imparatorluğu döneminin, Antik Yunan dünyası yapılarından ve günümüzde ayakta kalan yapılarındandır. Yapılarında kullanılan kırmızı tuğlalardan dolayı kırmızı bazilika adını almıştır.

Antik dönemlerde, Mısır tanrıları olan İsis, Osiris, Serapis, Harpokrates tanrıları tarafından kullanılan tapınak olarak biliniyor. Eski dönemlerin en önemli tapınaklarından olan burası, Osmanlı döneminde, tapınak olarak değil hapishane olarak kullanılmıştır. Gezerken görebileceğiniz bölümlerin çoğu yapılan kazı çalışmaları sonrasında ortaya çıkartılmıştır.

Bergama gezilerinde, Kırmızı bazilikayı görmek istiyorsanız, sabah 08:30’dan sonra giriş yapabiliyorsunuz ve ziyaret saati 18:30’da sonlandırılıyor. Ücretli giriş işlemlerinde müze kart kullanılabiliyor. Ziyaret edecek olanlar Bergama yolu 1. km’sinde bulunan konumuna ulaşabiliyor.

Allianoi Antik Kenti

Allianoi Antik Kenti

Bergama gezilerinde, görülecek yerler listesinde olması gereken yerlerden birisi de Allianoi antik kentidir. Bergama ilçesi sınırları içerisinde ve İzmir’in en önemli tarihi alanlarından birisidir. Bergama’dan İvrindi istikametine giderken 18. km’de bulunuyor.

Yontanlı baraj gölet alanı ortasında yer alıyor ve 30 bin metre karelik bir alanı kapsıyor. Termal kent özelliğine sahiptir ve Paşa ılıcası mevkiindedir. Termal kent özelliğine sahip olduğu için ılıca kompleksi yer alıyor ve ziyaretçilerin tüm güzelliklerini görmeleri sağlanıyor.

Antik kentte yer alan ılıca benzeri yapılarda, mozaikler kullanılmıştır. Yortanlı baraj göleti ortasında yer aldığı için her an sular altında kalma riski ile karşı karşıyadır. Baraj sularından dolayı antik kentin bazı bölgelerinde gezilere izin verilmiyor. 2011 yılında yortanlı barajından dolayı antik kent sular altında kalmaya başlamıştır.

Bergama Arkeoloji Müzesi

Bergama Arkeoloji Müzesi

Bergama arkeoloji müzesi, turistik ziyaretlerin en çok yapıldığı yerlerden birisidir. Bergama, arkeolojik yerleşimlerin yer aldığı ve antik kent keşiflerinin yapıldığı yerdir. 1865 yılında Zeus sunağı kabartmalarının bulunması ile araştırmalar yapılmış ve çeşitli kazılar yapılarak, çok sayıda eser yeryüzüne çıkartılmıştır.

Bergama arkeoloji müzesinde sergilenen ve görülmesi gereken eserlerden bazıları şunlardır:

  • Nymphe heykeli,
  • Medusa mozaiği,
  • Nike heykeli,
  • Sokrates büstü,
  • Ksenephon büstü,
  • Genç erkek heykeli,
  • Fortuna heykeli,
  • Yılanlı sütun,
  • Demeter kabartması,

Müzede çok sayıda eser yer alıyor ve yapacağınız ziyarette tümünü görebilirsiniz. Daha önceden Bergama’nın çeşitli noktalarında sergilenen eserler,1932 yılında, Mareşal Fevzi Çakmak tarafından müze kurulması talimatı verilmiş ve kurulan müzede sergilenmeye başlanmıştır.

1933 yılında temeli atılan müze binasının yapımı 30 Ekim 1936 tarihinde tamamlanmıştır. Günümüzde, Bergama arkeoloji müzesi olarak kullanılıyor. Müzede sergilenen eserlerin, bölgede bulunan, Kızıl Avlu, Asklepion, Akropol, Musalla mezarlığı gibi faklı alanlarda yapılan kazılar sonucu ele edilen eserler olduğu görülüyor. Eserlerin, Tunç döneminden Osmanlı dönemi sonlarına kadar geçen sürece ait çalışmalar olduğu belirtiliyor.

Bergama arkeoloji müzesinin, etnografya bölümünde, Bergama ve çevresinin geleneksel sosyal ve kültürel yaşam değerlerini gösteren eserler yer alıyor. Türkmen, yörük ve çepni aşiret üyelerinin yöresel kıyafetleri, gelin kıyafetleri, günlük giysiler, bölgeye has özelliklere sahip halı, kilim ve heybe çeşitleri sergilenen ürünler arasında yer alıyor. Bergama müzesinde müze kart geçerlidir ve girişler ücretli olarak yapılabiliyor.

Bergamalı Kadri Eğitim Tarihi Müzesi

Bergamalı Kadri Eğitim Tarihi Müzesi

Bergama bölgesinde bulunan müzeler arasında en popüler olanı, Bergamalı Kadri Eğitim Tarihi Müzesi yer alıyor. Bergama’nın ikinci müzesidir ve 14 Eylül ilkokulu bünyesinde kurulmuştur. UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alıyor. Bergama, antik dönemlerden günümüze kadar birçok tarihi döneme ev sahipliği yapmıştır.

Bergamalı Kadri Eğitim Tarihi Müzesi olarak kullanılan 14 Eylül İlkokulu, 1860’lı yıllarda Rum toplumlarının kız çocuklarının eğitimi için açılmıştır. 1980’lerin ilk yıllarında kapatılmıştır. 150 yıllık geçmişi olan bu bina zamanla harabeye dönmüştür.

İzmir İl Özel İdaresi 2012 yılında Bergama Belediyesi ile birlikte restore etmiş ve 2013 yılında müze olarak açılmıştır. Müzenin amacı, okullarda kullanılan eğitim araçlarının tarihi izlerinin kaybolmasını önlemek ve eski eşyaları toplayarak koruma altına almaktır.

Müzeye ismi verilen Bergamalı Kadri, Kanuni Sultan Süleyman döneminde yaşamış önemli eğitimcilerden birisidir. Müyessiretü’l I-Ulüm eserini 1530 yılında kaleme almıştır. Batı Anadolu Türkçesi ile yazılmış olan en eski dil bilgisi kitabı olarak gösteriliyor. Müzeye ismi veriler, Bergamalı Kadri Eğitim Tarihi Müzesi ile ismi yaşatılmaya başlanmıştır.

Müzede, eski dönemlere ait çok sayıda eğitim materyali sergileniyor. Sergilenen materyaller arasında, kitaplar, diplomalar, karneler, mühürler, ders sunum araçları, kaşeler, teksir makinaları, telefonlar, güneş sistemi modeli, ses yayın cihazları, fotoğraflar yer alıyor.

Asklepion

Asklepion

Asklepion, Bergama bölgesinde antik kentlerden birisidir. Sağlık tanrısı olan Asklepion için yapılmıştır ve dünyanın ilk tedavi merkezlerinden birisi olduğu söylenebiliyor. Tedavi merkezi olarak yapılan antik yapılar, Rodos, Titan-Trika, Atina, Epidauros’da da bulunuyor.

Bergama Asklepion’u en görkemli olanıdır. Bergama Asklepion’unun en önemli özelliği, dönemin ünlü hekimlerini yetiştiren okul olmasıdır. Geyikli dağındaki vadide kurulan bu yapıt, aynı zamanda şifalı su kaynağı olarak da biliniyor. Tedavi için şifalı otlar, müzik ve masaj yöntemleri kullanılmıştır.

Asklepion gezisini yaparken, akıl hastalarının tedavi edildiği alanları görebileceksiniz. Bu bölümde mermer tiyatrolar, koridorlar ve tüneller yer alıyor. Koridorlarda yürürken su ve kuş sesleri duyulurmuş. Tarihi kalıntılar arasında gezerken, yapılar ve seslerden dolayı tüyleriniz ürperebilecektir.

Gizemli bir yapıya sahiptir ve tarihteki yeri ve önemi çok büyüktür. Asklepion ören yeri ziyaretlerinizi ücretli giriş ile yapabiliyorsunuz. Giriş ücretleri yıllık ekonomi gelişmelerine göre belirleniyor. Müze kart geçerlidir ve müze kartı olanlar, kartlarının geçerlilik süresi boyunca ücretsiz olarak gezebiliyor.

Hacı Hekim Hamamı

Hacı Hekim Hamamı

Bergama ilçesinde yer alan Hacı Hekim hamamı, 1513 yılında yapılmıştır. Cami ve arasta ile birlikte yapıldığı düşünülüyor. Hamamın yapısı dikdörtgen olarak planlanmış ve yapısında, taş ve tuğla kullanılmıştır. Yapıldığı ilk zamandan günümüze çok defa tadilat görmüştür.

Hacı hekim hamamı, üç bölümden oluşuyor. Soyunmalık, sıcaklık ve ılıklık bölümleridir. Soğukluk ve sıcaklık bölümleri kubbe tasarımına sahiptir. Sıcaklık bölümü çevresinde havlet hücreleri ve orta bölümünde göbek taşı yer alıyor. Bergama gezisinde ziyaret edebileceğiniz hacı hekim hamamı, zaman içerisinde yapılan tadilatlardan dolayı özgün yapısından uzaklaşmıştır.

Ancak mevcut görüntüsü ile tarihin izlerini yansıtıyor ve turistlerin ilgisini çekiyor. Sıcak suyu ile günün yorgunluğunu atmanızı sağlayan hizmetler sunuyor. Hacı hekim hamamını görmek ve kaplıca faaliyetlerinden faydalanmak isteyenler için kadın ve erkekler bölümlerini ayrı ayrı sunuyor.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu