Geçmiş Ve Günümüzdeki Dünyanın 7 Harikası

Geçmişteki Harikalar

Antik Dünyanın Yedi Harikası, insanlığın tarih sahnesinde izlenen büyüleyici izlerdir. Bu büyük yapılardaki estetik mükemmellik ve teknik başarılar yüzyıllardır insanlar büyümüştür. Her biri kendi hikayesini anlatan bu harikalar, insanlığın gelişimini ve o dönemin büyük uygarlıklarını yansıtıyor. Bu makale, bu muazzam yapıları ayrıntılı bir şekilde inceleyerek geçmişteki ve günümüzdeki gelişimini vurgulamaktadır.

Antik Dünyanın Yedi Harikası: İhtişamın Ebedi İzleri

Antik Dünyanın Yedi Harikası, insanlığın tarihindeki büyük inşaat mühendislik başarılarını simgeler. Bu muazzam yapılardan bazıları hala ayaktaydı, bazıları ise tarih sahnesinden kaybolmuştu. Bu makale, bu harikaların her birini ayrıntılı olarak ele alacak ve bunların tarihi ve kültürel artışını inceleyecektir.

Mısır Piramitleri: Sonsuzluk Anıtları

Mısır Piramitleri, Antik Mısır’da ölülerin mezarları olarak inşa edilen muazzam şekilleri temsil eder. Büyük Piramit (Keops Piramidi), bu yapıların en büyüğü ve en kararlııdır. İnşa edildiği dönemdeki mühendislik özelliklerinin ötesinde, bu piramitlerin nasıl inşa edildiği hala sırlarla çevrilidir.

İçlerindeki odalar ve koridorlar, firavunların ölümsüzlüğünü simgeler. Bu piramitler, Antik Mısır’ın büyük krallarının mezarları olarak tarihe geçmiştir ve bugün bile dünyanın üzerindeki büyüleyici yapılar arasında yer alır.

Jüpiter Tapınağı (Artemis Tapınağı): Tanrının Mabedi

Jüpiter Tapınağı, antik dönem Artemis Tapınağı olarak da bilinen, Efes antik döneminin bir büyük tapınağıdır. Büyüklüğü ve görkemi ile o dönemin en etkileyici yapılarından tespit edilmiştir. Yaklaşık M.Ö. 550 yılında inşa edilmeye başlanan tapınak, M.Ö. 4. yüzyılda tamamlandı.

Artemis’e ithaf edilen tapınak, yedi kez yıkıldı ve yeniden inşa edildi. İyon izniyle inşa edilen bu tapınaklar, sütunları ve frizleri ile dönemin sanatsal zenginliğini yansıtır. Antik büyüleyici yapılardan biri olarak hafızalardadır.

Zeus Heykeli (Olimpos’ta Zeus Heykeli): Tanrıların Tanrısı

Zeus Heykeli, Antik Yunan dönemindeki büyük sanatsal başarıların ve mitolojinin ölümsüz bir sembolüdür. M.Ö. 430 ile 450 yıl arasında ünlü heykeltraş Fidias tarafından Olimpos Dağı’nda Zeus’un onuruna inşa edildi. 13 metrelik ve altın kaplamalı heykel, tanrının gücünü yansıttı.

Zeus Heykeli, o dönemdeki heykelcilikteki ustalığın bir göstergesiydi. Ancak maalesef bu muazzam antik heykel kaybolmuş ve günümüzde sadece yazılı tasvirlerle hayal edilebilmektedir. Bu eser, Antik Yunan sanatının gelişimini temsil eder ve tarihi ve kültürel önemiyle muhteşemdir.

Rodos Heykeli (Helios Heykeli): Güneşin İncisi

Rodos Heykeli, Antik Yunan döneminde, M.Ö. 280 yılı civarında, Rodos Adası’nda inşa edilen büyük bir heykeldi. Bu 33 metre yüksekliğindeki heykel, Antik Dünyanın Yedi Harikası’ndan tespit edildi. Heykel, Yunan güneş tanrısı Helios’un tasvir edildiği bir heykel olarak inşa edildi. Rodos’un girişini bekleyen bu büyük heykel, olağanüstü bir sanatsal başarıydı. Ancak ne yazık ki, deprem nedeniyle M.Ö. 226’da yıkıldı ve çürüme sadece yazılı kaynakların varlığına ulaştı.

Babil’in Asma Bahçeleri: Gökten Gelen Cennet

Babil’in Asma Bahçeleri, antik dünyanın en gizemli yapılarından biridir. M.Ö. 6. yüzyılda Babil Kralı II. Nebukadnezar’ın inşa ettirdiği bu bahçeler, zeminde katı olmayan, yüksek beton teraslar üzerine inşa edilmiş muhteşem bahçelerdi. Bu teraslar özgürlükler, bitkiler ve diğer bitkilerle bitkileri. Bu yapı, kralın eşi Amytis için özgün bir hediye olarak inşa edilmişti.

Asma bahçelerin sulama büyüleyici sistemiydi ve ağaçlar gökyüzüne doğru büyüyordu. Ancak tarihçiler, bu bahçelerin varlığına dair net bilgi bulamadı. Bu nedenle Asma Bahçeleri’nin efsane mi yoksa gerçek mi olduğu hala tartışılmaktadır.

Halikarnas Mozolesi: Kralların Mezarı

Halikarnas Mozolesi, antik dönemde inşa edilen büyük bir mezar anıtıydı. M.Ö. 353-350 yıllarında Karya Kralı Mausolos’un ölümünden sonra eşi ve kardeşi tarafından onun anısına Bodrum’da inşa edildi. Mozole, 45 metre yüksekliğindeki bir tümülüsün üzerinde yer alıyordu ve dönemin en ünlü heykeltıraşları ve sanatçıları tarafından süslendi.

Mimari zarafeti ve özellikleri ile öne çıkan Mozole, Mausolos’un anısını yaşatmak amacıyla inşa edilmiş ve bu tür yapılar için “mozole” terimi buradan türetilmiştir. Ancak tarihin uzun bir sürecinde yıkılmış, bu kalıntıların kırığı ulaşmamıştır.

Efes Artemis Tapınağı: Artemis’in Onuruna

Efes Artemis Tapınağı, antik Efes’in siyasi tarihinde Artemis’e ithaf edilen büyük bir tapınaktı. Tapınak, M.Ö. 550 ile 350 yıl arasında inşa edildiği ve bu dönemin en büyük yapılarından olduğu tespit edildi. İyon tarafından izin verilen inşa edilen tapınaklar, 127 sütunla doludur ve bu sütunlar üzerinde çok sayıda detay yer alıyordu.

Artemis, bereket ve doğanın sembolü olarak kabul edilirdi ve bu tapınak onun onuruna inşa edilmişti. Günümüzde tapınağın bazı kalıntılarına ulaşılsa da, esas parçaların büyük bir kısmı zaman içinde yok olmuştur.

Antik Harikaların Mirası

Antik Dünyanın Yedi Harikası, insanlığın günümüzdeki büyük bir değişimini temsil eder. Bu harikaların inşaatı, o bölgedeki mühendislik ve sanatın en üst seviyedeki örnekleri gösterilir.

Bu büyüleyici yapılar, kültürel ve sanatsal mirasımızın önemli bir parçasıdır. Ayrıca, dünya düzeni olarak korunmakta ve yenilenmek için cazibe merkezleri haline gelmiştir. Antik harikaların üretimi, insanlığın geçmişine olan bağını şekillendirir ve bu büyük yapıların anılarını gelecek nesillere taşır.

Günümüzün Yedi Harikası – Geçmişin İhtişamı ve Modern Miras

Antik Dünyanın Yedi Harikası büyüleyiciydi, ancak günümüzde dünya üzerinde yeni harikalara rastlanıyor. Bu klasik, modern dünyanın Yedi Harikası’na odaklanacağız. Bu harikalar, çağdaş mühendislik, mimari ve kültürel zenginliklerin bir parçasıdır.

Her biri, bilimsel teknolojik başarılarının yanı sıra tarihi ve kültürel önemleri ile öne çıkıyor. Dünya genelindeki insanların ve meraklıların ilgisini çeken bu harikalar, Antik Dünyanın harikaları gibi insanlığın yaratıcılığını ve mükemmelliğini kutlamaktadır. Bu harikaları incelediğimizde, hem tarihle hem de gelecekle bağ kurup, insanlığın süregelen yeteneğine tanık olacağız.

Machu Picchu

Machu Picchu, Peru’nun Dağları’nda yer alan antik bir İnka şehridir. Bu büyüleyici arkeolojik alan, M.Ö. 15. yüzyılda inşa edilmiş ve İnka İmparatorluğu’nun zirvesinde yer almıştır. Yüksek rakımda, muhteşem bir manzaraya sahip olan Machu Picchu, muazzam taş yapıları ve terasları ile ünlüdür.

İnka mühendislik özelliklerinin bir şaheseri olarak kabul edilir. Bu alanın tam olarak ne amaçla yapıldığı hala bir gizemdir, ancak muhtemelen dini veya kraliyet törenleriyle inşa edilmiştir. UNESCO Dünya Mirası olarak kabul edilen Machu Picchu, dünya çapında popüler bir turistik yerdir ve kültürel önemi büyüktür.

Çin Seddi

Çin Seddi, dünyanın en ünlü ve ikonik inşaat projelerinden biridir. Çin’in kuzey sınırlarını korumak ve istilalara karşı savunma sağlamak amacıyla inşa edilen bu muazzam savunma yapısı, binlerce yıl önce başlayan ve birçok farklı Çin hanedanlığı tarafından kullanılmıştır. Toplam uzunluğu yaklaşık olarak 21.196 kilometre (13.171 mil) olan bu surlar, dağlar, ormanlar ve sahiller gibi zorlu arazilere yayılmıştır.

Çin Seddi, genellikle tuğla, taş ve topraktan inşa edilmiştir. İnşa sırasında işçi ve asker çalışmıştır. Çin Seddin’in ana amacı, kuzeyden gelen saldırılara karşı savunmayı sağlamak olsa da, aynı zamanda ticaret yollarını koruma, yönerge belirleme ve gözetim yapılmak için de kullanılmıştır.

UNESCO Dünya Mirası olarak kabul edilen bu muazzam yapı, Çin kültürünün sembolüdür ve dünya mirasının bir parçası olarak büyük bir öneme sahiptir.

Christo Redentor (Kurtarıcı İsa)

Christo Redentor, Brezilya’nın Rio de Janeiro dönemindeki Corcovado Dağı’nda yer alan ünlü bir heykeldir. Heykel, İsa Mesih’i tasvir eder ve “Kurtarıcı İsa” anlamına gelir. Christo Redentor, Brezilya’nın en hızlı simgelerinden biri ve dünya genelinde ünlüdür.

Bu dev heykel, 1931’de tamamlanmış ve 30 metre (98 fit) yükseklikte bir taş kaide üzerine inşa edilmiştir. Heykelin kol uzunluğu 28 metredir. Christo Redentor’un yapımı, Brezilya’daki Katolik devletinin dini inançlarını yansıtması amacıyla gerçekleştirildi. Ayrıca heykel Rio de Janeiro’nun muhteşem manzaralarını görmek isteyen için popüler bir cazibe merkezi haline geldi.

UNESCO Dünya Mirası olarak kabul edilen Christo Redentor, hem dini hem de kültürel birliğe sahiptir ve Brezilya’nın sembolü olarak kabul edilir. Rio de Janeiro’nun siluetini süsleyen bu heykel, yönetimi büyülemeye ve etkilemeye devam eder.

Chichen Itza

Chichen Itza, Meksika’nın Yucatan Yarımadası’nda bulunan büyüleyici bir antik Maya şehri ve arkeolojik alanıdır. Bu önemli tarihi ve kültürel alan, Maya uyumunun sürdürülebilirliğinde inşa edilmiş ve halen bu dönem izlerini taşımaktadır. Chichen Itza, Meksika’nın en önemli arkeolojik alanlarından biri ve UNESCO Dünya Mirası olarak kabul edilmiştir.

Bu arkeolojik bölge, büyük bir piramit olan El Castillo, astronomik gözlemler ve Maya takvimi ile ilgili Büyük Oyun Alanı, Karanlık Kuyu olarak da bilinen cenote (doğal su çukuru) gibi birçok dikkat çekici yanı sıra etkileyici bir oyun kompleksi içerir.

Chichen Itza, Maya uygarlığının zengin konumu ve kültürel açıdan ayrılmak isteyen için popüler bir turistik destinasyon olmuştur.

Tac Mahal

Tac Mahal, Hindistan’ın Agra şehrinde bulunan ve dünya çapında bilinen muhteşem bir yapıya sahiptir. Bu büyüleyici inşası, Babür İmparatoru Şah Cihan’ın (Şah Cihan’ın gerçek adı Muhammed Şah) eşi Mumtaz Mahal’in 1631 yılındaki çöküşünün ardından başladı ve yaklaşık 20 yıl süren bir inşaat süreci sona erdi. Taç Mahal, aynı zamanda “Aşkın İncisi” olarak anılır.

Tac Mahal, beyaz mermerden inşa edilmiş ve dikkat çekici bir simetriye sahiptir. Mükemmel bir denge ve estetik yapıya sahiptir. Ana yapı, dört minaresi, büyük bir kubbesi içerisinde Mumtaz Mahal ve Şah Cihan’ın mezarlarını barındıran bir mezar odası içerir. Tac Mahal’in bahçeleri de son derece güzeldir.

Tac Mahal, Hindistan’ın en güçlü simgelerinden biri olarak kabul edilir ve UNESCO Dünya Mirası olarak korunur.

Kolezyum

Kolezyum, Roma İmparatorluğu’nun tarihine ait tarih ve arkeolojik bir doğurgandır. Tam adı “Flavius ​​Amfitiyatro” olan bu büyük yapı, MS 70 ile 80 yılları arasında Roma İmparatoru Vespasian tarafından inşa edilmeye başlanmış ve ardından oğlu Titus ve daha sonra Domitian tarafından tamamlanmıştır. Kolezyum, Roma İmparatorluğu’nun merkezi, Forum Romanum ve Palatine Tepesi’nin yakınında yer almaktadır.

Kolezyum, yaklaşık 50.000 ila 80.000 kişiyi ağırlayabilen büyük bir amfitiyatro olarak inşa edilmiştir. gladyatör dövüşleri, hayvan avları ve diğer halka açık etkinlikler için kullanılmaktadır. Yapı, dönemin mimari ve mühendislik harikasıdır ve dairesel bir plana sahip olup, yüksek sıralarla çevrelenmiştir.

Günümüzde Kolezyum, Roma’nın en güçlü simgelerinden biri olarak kabul edilir ve ayrılmak için popüler bir ziyaret noktasıdır. Ayrıca UNESCO Dünya Mirası olarak koruma altında olanlar ve tarih meraklıları, arkeologlar ve sanatseverler için büyük bir ilgi bölgesi. Kolezyum, Roma İmparatorluğu’nun zengin tarihini ve kültürel mirasını yansıtan etkileyici bir yapıdır.

Petra

Petra, Ürdün’ün güneye yerleşmiş olan büyüleyici bir antik kenttir. Bu tarihi alan, kumtaşı kayaların oyulmasıyla ve “Kaya Şehri” olarak anılıyor. Petra, M.Ö. 4. yüzyılda Nabateanlar tarafından inşa edilmiş ve daha sonra Roma İmparatorluğu döneminde büyümüştür.

Petra’nın en ünlü yapısı El Khazneh (Hazinenin Evi) olarak biliniyor. Bu kaya mezarı, büyüleyici bir şekilde oyulmuş ve pembe kumtaşı ile kaplanmıştır. Petra’da ayrıca tiyatro, tapınaklar, anıtsal mezarlar ve diğer antik yapılar da bulunmaktadır.

UNESCO Dünya Mirası olarak kabul edilen Petra, okuyanlar ve tarih meraklıları için büyüleyici bir ziyaret noktasıdır. 19. yüzyılda Batılı kaşifler tarafından yeniden keşfedilmiş bir antik şehirdir.

Sonuç

Günümüzün Yedi Harikası, insanın mühendisliği ve emeğinin modern yansımalarıdır. Bu muazzam yapılar, kültürel mirasımızın birer simgesi olarak öne çıkar ve dünya üzerindeki mükemmelliklerin birer ifadesi olarak kabul edilir.

Her biri kendi hikayesini ve anlamını taşıyan bu harikaları, teknolojik ve yenilikçiliğin gücünü sergilerken, aynı zamanda tarihi ve kültürel zenginliği yansıtıyor. UNESCO Dünya Mirası olarak koruma altında olan bu harikalar, dünya üzerindeki izler, tarihçiler ve sanatseverler için büyüleyici destinasyonlardır.

Geçmiş Ve Günümüzdeki Dünyanın 7 Harikası adlı içeriğimizde bilgi sahibi olmanız adına ve seyahat planınız var ise görmeniz gereken yerleri rehber niteliğinde açıkladık.