Sultanahmet Meydanı ve Çevresinde Görmeniz Gereken 15 Yer
İstanbul gezilerinde görülmesi gereken mahalleler arasında Sultanahmet Mahallesi yer alır. Avrupa Yakası’nda bulunan mahalle sahip olduğu tarihi eserler nedeniyle turistlerin uğrak mekanlarından birisidir. Mahallede bulunan tarihi eserler insanların tarihte yolculuk yapmasına ve farklı kültürlere tanıklık etmesine yardımcı olur.
İstanbul’un Fatih ilçesinde bulunan mahalle ve çevresinde bulunan eserler sayesinde şehrin en çok ilgi gören yerlerinden biridir. Fotoğraf çekmek, farklı devletlerden kalan tarihi eserleri görmek ve mahalle sokaklarında yürümek isteyen kişiler tarafından yıl boyu ziyaret edilir.
İstanbul gezisine çıktıysanız Sultanahmet ve çevresinde görmeniz gereken 15 yer ve bu yerler hakkındaki bilgiler şunlardır;
İçindekiler
Sultanahmet Meydanı
Görülmesi gereken ilk yer mahalleye ismini veren Sultanahmet Meydanı’dır. Bu meydan mahallenin tam ortasında bulunur ve bu meydan kullanılarak tarihi eserlere ulaşım sağlanır. Trafiğe kapalı olan meydanda turistler rahatlıkla gezme ve fotoğraf çekme imkanı bulur.
Meydanın tarihi Roma ve Bizans devletlerine kadar dayanır. Bu devletlerin İstanbul’a hakim olduğu zamanlarda meydan hipodrom görevi görmüştür. Osmanlı Dönemi’nde ise meydanda sünnet düğünleri, miting ve etkinlikler yapılmıştır. Günümüzde tarihi mekanlara ev sahipliği yapmasının dışında hediyelik eşya dükkanları, restoran ve kafe gibi mekanlara da sahiptir.
Ayasofya Cami
Bizans Döneminde 537 yılında inşa edilen ve Hagia Sofia ismiyle anılan Ayasofya Cami Sultanahmet mahallesinden gezilmesi gereken ilk yerdir. İstanbul’un fethine kadar kilise görevi gören ve Kutsal Bilgelik ismiyle anılan kilise 1453 tarihinde Ayasofya Cami adını almıştır.
Müslümanlar için ibadet yeri olan Ayasofya Cami 1935 yılında müzeye çevrilmiştir. Böylelikle turistik ziyaretlere ev sahipliği yapmıştır. 2020 tarihinde ise yeniden camiye çevirilerek ibadete açılmıştır. Günümüzde ibadet ve ziyaret amacıyla gelinen mekanların başındadır.
Türk İslam Eserleri Müzesi
Sultanahmet Meydanı’nda görülmesi gereken tarihi eserler arasında Türk İslam Eserleri Müzesi vardır. Müze 1481-1512 tarihleri arasında yapıldığı kabul edilen İbrahim Paşa Sarayı içerisinde bulunur. Müze saray içerisine 1983 yılında taşınmıştır.
Müzede Türk ve İslam tarihine ait olan 40 bin üzerinde eser sergilenir. Bu eserler arasında halılar, el yazması Kur’an, seramik eşyalar, elbiseler, cam eserler, minyatür eserler ve savaş silahları vardır. Bu eserler Selçuklu, Osmanlı, Memlük ve Abbasi devletleri dönemine ait olan eserlerdir. Özellikle müzede tarihi halılar oldukça dikkat çeker.
Türk İslam Eserleri Müzesi müze kart sahipleri tarafından ücretsiz ziyaret edilebilen bir müzedir. Müze kartı olmayan kişilerin ise giriş ücreti ödemeleri gerekir.
III. Ahmet Çeşmesi
Mahallede bulunan tarihi eserlerden birisi de III. Ahmet Çeşmesi’dir. Bu çeşme 1728 yılında Ahmet Ağa isimli Mimar tarafından Osmanlı padişahı III. Ahmet’in isteği ile yapılmıştır. Padişah bu çeşmeyi annesi için yaptırmıştır.
Sultanahmet Meydanı’nı süsleyen tarihi çeşme Rokoko tarzında inşa edilmiştir. Üzerinde çini süslemeleri bulunan çeşmenin üzerinde 5 kubbe vardır. Çeşmenin ahşap çatısı dikdörtgen yapıda tercih edilmiş oluş çeşme köşelerinde sebiller tercih edilmiştir. Çeşme konum olarak ise Topkapı Sarayı’nın giriş bölümünde bulunur.
Haseki Hamamı
İstanbul Sultanahmet Meydanı’nda yer alan Haseki Hamamı dönemin ünlü mimarı Mimar Sinan tarafından yapılmış olan tarihi hamamdır. Hamam Kanuni’nin eşi Hürrem Sultan’ın isteği ile 1556-1557 yılları arasında yapılmıştır.
Hamamın Hürrem Sultan tarafından yaptırılmış olması Hürrem Sultan Hamamı olarak anılmasını da sağlamıştır. Tarihi hamam yapıldığı dönemde kadın ve erkeklerin ayrı kullanımı için iki bölümden oluşmuştur. Hamam aynı zamanda masaj yaptırmak isteyenler için kullanımdadır.
Tarihi hamam konum olarak ise Ayasofya Cami’sinin karşısında bulunur. Hamamda vakit geçiren kişiler bahçesinde bulunan halı-kilim dükkanları ve kafelerde de vakit geçirirler.
Sultanahmet Cami
Ayasofya Cami’nden sonra meydandaki en önemli tarihi yapı Sultanahmet Cami olarak kabul edilir. Cami 1609-1617 tarihleri arasında Osmanlı padişahı Birinci Ahmet emriyle yapılmıştır. Caminin mimarı ise Sedefkar Mehmet Ağa’dır.
Mimar camiyi 6 minareli olarak yapmış olup caminin dekorasyonunda ise İznik çinilerini kullanmıştır. Bu çinilerde mavi renginin ağırlıklı olması tarihi caminin yabancılar tarafından Mavi Cami veya Blue Mosque adıyla anılmasına sebep olmuştur.
Tarihi cami günümüzde ibadet ve ziyaret amacıyla kullanılan bir yapıdır. Yapıldığı dönem külliye özelliğine sahip olduğu için caminin bulunduğu alanda medrese, türbe ve hamam gibi tarihi yapılar da bulunur.
Aya İrini Müzesi
Bizanslılar döneminde 330 yılında yapılmış olan Aya İrini dönemin ilk kilisesi olma özelliğine sahiptir. İstanbul’un fethedilmesinden sonra kilise cephanelik olarak kullanılmıştır.
Sultanahmet mahallesinde bulunan Aya İrini Kilisesi ayrıca Osmanlı Dönemi’nde açılan ilk müzedir. Kilisenin müzeye çevrildiği tarih ise 1846’dır. Bu dönemde silah ve tarihi eserlerin sergilendiği müze konum olarak Topkapı Sarayı avlusunda bulunur. Ayrıca günümüzde müze olarak anılsa bile eserler taşındığı için etkinliklere ev sahipliği yapan bir yapıdır.
Theodosius Dikilitaş
İstanbul Sultanahmet semtine gelen kişilerin görmesi gereken yerlerden biride Theodosius Dikilitaş’tır. Bu taş 390 yılında Theodosius isimli imparator tarafından meydana dikilmiş olan sütundur. Mısır’dan getirildiği yönünde bilgiler olan bu sütunun yapılış tarihi ise 15.YY olarak kabul edilmiştir. Sütunun yüksekliği ise ortalama 30 metredir.
Topkapı Sarayı
Sultanahmet Meydanı’nda bulunan en önemli yapılar arasında Topkapı Sarayı bulunur. Saray Fatih Sultan Mehmet’in emriyle 1460-1478 yılları arasında Alaüddin Davut Ağa tarafından yapılmıştır. Saray 1853 yılına kadar devletin idare yeri olarak kullanılmıştır.
Devletin idare edilmesinin dışında padişah ailesinin yaşadığı ve eğitim gördüğü yer olarak kullanılan Topkapı Sarayı’na zaman içerisinde eklemeler yapılarak kompleks haline gelmesi sağlanmıştır. Dört avluya sahip olan saray kompleksi içerisinde ise kilise, köşk, ambar, harem dairesi, okul, hastane, bahçe ve cami gibi yapılar vardır.
Topkapı Sarayı 1924 yılından beri müze olarak ziyarete açıktır. Böylelikle hem yerli turistlere hem de yabancı turistlere Osmanlı tarihiyle tanışma imkanı verir.
Yerebatan Sarnıcı
İstanbul’a gelen kişilerin görmeleri gereken yerlerin içinde Yerebatan Sarnıcı bulunur. Sarnıç, Sultanahmet Meydanı’nda ve Ayasofya’nın karşısında konumlanmıştır.
532 yılında Bizans imparatorunun emriyle inşa edilen sarnıç 336 sütuna sahiptir. Yapıldığı dönemde sarnıcın bulunduğu yerde bazilika olduğu için sarnıca Bazilika Sarnıcı ismi verilmiştir. Günümüzde Yerebatan Sarnıcı olarak anılan yapının yüksekliği 140 m ve genişliği 70 m ölçülerindedir. Ayrıca sarnıcın su depolama kapasitesinin 100 ton olduğu bilgisi vardır.
Turistlerin sarnıca merdivenlerle ulaşması mümkündür ve merdivenlerin bulunduğu yerler ışıklandırılmıştır. Bu da sarnıcın görkemli bir görünüme kavuşmasını sağlamıştır. Sarnıç turistik ziyaretler dışında etkinlikler için de kullanılan bir mekandır.
Gülhane Parkı
Sultanahmet Meydanı’na gelen kişilerin Gülhane Parkı’nı görmeden gitmemeleri gerekir. Park Osmanlı’ya ait Topkapı Sarayı’nın dış bahçesidir. Bu bahçe 1912 yılında parka dönüştürülerek Gülhane Parkı adını almıştır.
Gülhane Parkı ceviz ağaçları başta olmak üzere farklı türlerde ağaçlara ev sahipliği yapar. Ayrıca parkın bulunduğu arazide kafeler vardır ve parka gelen kişilerin keyifli vakit geçirmelerine yardımcı olur. Park bölgenin sakinliği ile bilinen yerlerindendir.
İstanbul Arkeoloji Müzeleri
İstanbul gezilerinde müze ziyaretlerinin İstanbul Arkeoloji Müzeleri ile devam etmesi gerekir. Bu müzeler Sultanahmet Meydanı’nda bulunmakta olup müze kompleksini oluştururlar. Bu komplekste toplam 3 müze vardır.
Arkeoloji Müzeleri’nin detayları şunlardır;
- İstanbul Arkeoloji Müzeleri 1869 yılında kurulmuşlardır.
- Çinili Köşk Müzesi: Müzede 2000 üzerinde seramik ve çini eserler sergilenir. Bu eserler Osmanlı ve Selçuklu devletleri dönemine ait olduğu bilinen eserlerdir.
- Eski Şark Eserleri Müzesi: Osman Hamdi Bey’in 1883 yılında açmış olduğu müzede çivi yazılı belgeler, tarihi anlaşma belgeleri, Anadolu, Arap, Mısır ve Mezopotamya eserleri sergilenir.
- Arkeoloji Müzesi: 1891 yılında açılan müzede aşk şiiri tableti, İskender lahidi, Kadeş antlaşması tableti, sidamara lahidi ve heykeller sergilenir.
Sultanahmet Meydanı’nda ayrı yapılarda bulunan 3 müzede bulunan toplam eser sayısı ise 1 milyon üzerindedir. Bu müzelerin müze kart kullanılarak ücretsiz şekilde ziyaret edilmesi mümkündür.
Alman Çeşmesi
Sultanahmet Meydanı’nda bulunan çeşmelerden ikincisi Alman Çeşmesi’dir. Bu çeşme Alman İmparatoru Kaise II.Villiam tarafından Osmanlı padişahı II.Abdülhamit için yaptırılmıştır.
1899-1901 tarihleri arasında yapılan çeşmenin en önemli özelliği çeşmeyi oluşturan parçaların Almanya’dan getirilmiş olmasıdır. Bu parçalar İstanbul’da birleştirilerek çeşme görünümü alması sağlanmıştır. Çeşmenin yapımında Neo Bizans yapı tarzı kullanıldığı için standart çeşme görüntüsünden uzaktır.
Büyük Saray Mozaikleri Müzesi
İstanbul Sultanahmet Mahallesi görülmesi gereken adreslerden biri de Arasta Pazarı’ndaki Büyük Saray Mozaikleri Müzesi’dir. Bu müze Doğu Roma’ya ait olan Büyük Saray kazılarında çıkan mozaiklerin sergilendiği yerdir.
Sayıları 150 üzerinde olan mozaiklerin tarihinin milattan sonra 450’li tarihlere kadar dayandığı anlaşılmıştır. Saray mozaiklerinde mitoloji, gündelik yaşam ve doğa tasvirleri görülür. Böylelikle Doğu Roma dönemi doğal yaşamının tanınması sağlanır.
Yılanlı Sütun
Yılanlı Sütun tarihi Sultanahmet Meydanı’nda bulunan sütunlardan birisidir. Bu sütun milattan önce 479 yılında Romalılar döneminde yapılmış bir eserdir. Sütunun bu ismi alması birbirine dolanmış yılanlardan oluşmuş olmasıdır. Tarihi sütunun yapıldığı malzeme ise bronzdur. Bu sütun Theodosius Dikilitaş’ın güneyinde bulunur.